Niloya evlerinin bahçesinde tahta bloklardan büyük bir kale yapmaktadır. Öyle kaptırmıştır ki kendini ne onu oyuna çağıran Mete’yi görür. Ne Mine’yi ne de diğerlerini… Niloya hiç ara vermeden kalesini bitirmeye çalışmaktadır. Arada küçük kazalar da olur. Cep civcivimiz kalenin içine kaçınca Niloya onu dışarı çıkaracağım derken kalenin bir kısmını yıkar, sağlam kısmını da yavrusunu kümese götürmek için gelen Sarıkanat yıkar. Niloya da yıkılır ama yılmaz. Yeniden başlar yapmaya… Ama bu sırada annelerinin yaptıklarınıkaçırır. Niloya sonunda garip bir ses duymaya başlar. Bu sesin nereden geldiğini anlamak için sağına soluna bakarken kaleyi yeniden yıkar. Oysa ses karnından gelmektedir. Niloya sonunda ara verip yemek yemesi gerektiğini anlar. Yemek yemezse sağlıklı beslenemezse nasıl sağlıklı düşünecektir ki… Murat ve Mete sürpriz olsun diye, o yemeğini yerken kalesini yapar. Tam bitecekken bu sefer de rüzgar tüm kaleyi yıkar… Niloya bu duruma hiç şaşırmaz. Sonuçta bu bitmeyen bir kaledir.